Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Gazze’de, misyona başladığından bu yana rastgele bir çatışmada bir yıl içinde öldürülen toplam çocuk sayısından çok daha fazla olduğunu açıkladı.
BM Güvenlik Kurulu, Orta Doğu’daki durumu görüşmek üzere ABD’nin New York kentinde bulunan BM Genel Merkez’inde bir ortaya geldi.
GUTERRES VAHİM TABLOYU AÇIKLADI
Toplantıda konuşan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, İsrail-Filistin ortasında 7 Ekim’de patlak veren çatışmalarda İsrail tarafında 33’ü çocuk bin 200’den fazla kişinin, Filistin tarafında ise üçte ikisinden fazlası çocuk ve bayan olmak üzere 14 binden fazla kişinin hayatını kaybettiğini belirterek, “Konseye sunduğum Çocuklar ve Silahlı Çatışma bahisli yıllık raporlarda da açıkça belirtildiği üzere, birkaç hafta içinde İsrail’in Gazze’deki askeri operasyonlarında öldürülen çocuk sayısı, Genel Sekreter olduğumdan bu yana rastgele bir çatışmanın rastgele bir tarafı tarafından bir yıl içinde öldürülen toplam çocuk sayısından çok daha fazladır” dedi.
Gazze Şeridi’ndeki insani ortanın bir umut ışığı olduğunu aktaran Guterres, 2712 sayılı kararın tüm taraflardan, bilhassa çocuklar olmak üzere sivillerin korunmasına, memleketler arası insancıl hukuk da dahil olmak üzere milletlerarası hukuk kapsamındaki yükümlülüklerine uymalarını talep ettiğini hatırlattı.
‘GAZZE HALKININ YÜZDE 80’İ MESKENLERİNDEN ZORLA ÇIKARILMIŞ DURUMDA’
İnsani ortadan evvel önemli ihlallere şahit olunduğunu belirten Guterres, “Sözünü ettiğim çok sayıda sivilin öldürülmesi ve yaralanmasının ötesinde, Gazze halkının yüzde sekseni şu anda konutlarından zorla çıkarılmış durumda. Bu nüfus, Gazze’nin güneyinde giderek küçülen bir alana hakikat itiliyor ve elbette Gazze’de hiçbir yer inançlı değil” dedi.
‘BM DOKUNULMAZDIR!’
Gazze Şeridi’ndeki tüm meskenlerin tahminen yüzde 45’inin hasar gördüğünü ya da yıkıldığını tabir eden Guterres, “Bugün BM bayrağı altında inançlı bir yer arayan 1 milyondan fazla sivili barındıran Birleşmiş Milletler tesislerinin dokunulmazlığını vurgu yapmak istiyorum. UNRWA Gazze Şeridi’ndeki tüm tesislerinin koordinatlarını çatışmanın tüm taraflarıyla paylaşmaktadır. Ajans, 82 UNRWA tesisini etkileyen 104 olayı doğrulamıştır. Bu olayların 24’ü kararın kabulünden bu yana meydana gelmiştir. UNRWA okullarında barınan toplam 218 yerinden edilmiş kişinin öldüğü ve en az 894 kişinin yaralandığı bildirilmiştir” dedi.
‘BM TARİHİNİN EN BÜYÜK İŞÇİ KAYBI’
Gazze Şeridi’ne yönelik taarruzların başlamasından bu ayna 111 BM çalışanının hayatını kaybettiğini aktaran Guterres, “Bu, örgütümüzün tarihindeki en büyük işçi kaybını temsil etmektedir. Açıkça tabir etmeme müsaade verin. Birleşmiş Milletler çalışanı de dahil olmak üzere siviller korunmalıdır. Hastaneler de dahil olmak üzere sivil yerleşimler korunmalıdır. BM tesisleri vurulmamalıdır. Milletlerarası insancıl hukuka çatışmanın tüm tarafları tarafından her vakit hürmet gösterilmelidir” dedi.
‘GAZZE’YE BİRİNCİ KERE YEMEKLİK GAZ GİRDİ’
Katar, Mısır ve ABD’nin dayanağıyla İsrail ve Filistin ortasında varılan esir takası mutabakatını memnuniyetle karşıladığını belirten Guterres, “Bu muahedenin Gazze’deki insani durum üzerindeki olumlu tesirlerini en üst seviyeye çıkarmak için çalışıyoruz. Örneğin, 7 Ekim’den bu yana birinci sefer kurumlar ortası bir konvoy Gazze’nin kuzeyine, bilhassa de Cibaliye Mülteci Kampı’ndaki dört UNRWA barınağına besin, su, tıbbi gereç ve barınma gereçleri ulaştırdı. Bundan evvel, on binlerce insan barınmak için buralara yığılmış olsa da, bu yerlere ya çok az yardım ulaşmış ya da hiç ulaşmamıştı. Ayrıyeten Gazze’ye birinci kez yemeklik gaz girdi” dedi.
Yardımların artırılmasına karşın hala yetersiz olduğuna dikkat çeken Guterres, “İhtiyaç sahibi herkese inançlı ve manisiz insani erişim sağlanması kritik kıymet taşımaktadır” dedi.
‘TÜM REHİNELER DERHAL VE ŞARTSIZ OLARAK ÖZGÜR BIRAKILMALIDIR’
Hamas’ın esir takası mutabakatı kapsamında 29’u bayan, 31’i çocuk toplam 60 esiri özgür bıraktığını tabir eden Guterres, “Aynı müddet zarfında muahede dışındaki 21 esir daha özgür bırakıldı. Bu memnuniyet verici bir başlangıçtır. Fakat birinci günden beri söylediğim üzere, tüm rehineler derhal ve şartsız olarak hür bırakılmalıdır. Memleketler arası Kızılhaç Komitesi’nin onları ziyaret etmesine müsaade verilmelidir. Mutabakat kapsamında ayrıyeten birden fazla bayan ve çocuk olmak üzere 180 Filistinli tutuklu ve hükümlü İsrail hapishanelerinden özgür bırakıldı” dedi.
‘ÇOCUKLAR, GEBE BAYANLAR, YAŞLILAR BÜYÜK RİSK ALTINDA’
Gazze Şeridi’nde su ve elektrik hizmetleri yine sağlanması gerektiğini vurgulayan Guterres, “Gıda sistemleri çöktü ve bilhassa kuzeyde açlık yayılmakta. Barınaklardaki sıhhi şartlar dehşet verici. Az sayıda tuvalet ve kanalizasyon taşkınları halk sıhhati için önemli bir tehdit oluşturmakta. Çocuklar, gebe bayanlar, yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıf olanlar büyük risk altında. Gazze’nin besin, su, yakıt, battaniye, ilaç ve sıhhat materyalleri de dahil olmak üzere insani yardımların derhal ve daima olarak arttırılmasına gereksinimi var” dedi.
Refah Hudut Kapısı’nda güvenlik prosedürlerinin yavaş işlediğini aktaran Guterres, Refah Hudut Kapısı’nın insani yardımların ulaştırılması konusunda kâfi kapasiteye sahip olmadığını belirterek, “Bu nedenle Kerem Şalom da dahil olmak üzere öbür geçiş kapılarının açılması ve hayat kurtarıcı yardımların gerekli formda arttırılabilmesi için kontrol düzeneklerinin kolaylaştırılması davetinde bulunuyoruz” dedi.
‘DÜNYAYI SONU GELMEYEN BİR VEFAT VE YIKIM DÖNGÜSÜNE MAHKUM EDECEK’
Gazze halkı dünyanın gözleri önünde büyük bir insani felaket yaşadığını aktaran Guterres, “Gözlerimizi öteki tarafa çevirmemeliyiz. Ateşkesin uzatılması için ağır müzakereler yürütülüyor ki bunu memnuniyetle karşılıyoruz. Lakin gerçek bir insani ateşkese gereksinimimiz olduğuna inanıyoruz. Birleşmiş Milletler kararları ve milletlerarası hukuk temelinde, İsrail ve Filistin’in barış ve güvenlik içinde yan yana yaşayacağı iki devletli bir tahlilin sağlanması istikametinde kararlı ve geri dönülmez bir halde ilerleyerek bölge halklarının nihayet bir umuda sahip olmasını sağlamalıyız. Başarısızlık Filistinlileri, İsraillileri, bölgeyi ve dünyayı sonu gelmeyen bir mevt ve yıkım döngüsüne mahkum edecektir” dedi.
