Bloomberg tarafından Mihir Sharma imzasıyla yayımlanan bir yazıda, BRICS’in (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) yeni üyeler olan BAE ve Suudi Arabistan’ın katılımının, örgüt üyelerinin dolar bağımlılığını azaltabileceği ve aynı zamanda Batı’dan kaynaklanan yaptırımları önleme fırsatını beraberinde getirebileceği vurgulanmaktadır.
Bloomberg tarafından Mihir Sharma imzasıyla yayımlanan bir yazıda, BRICS’in (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) yeni üyeler olan BAE ve Suudi Arabistan’ın katılımının, örgüt üyelerinin dolar bağımlılığını azaltabileceği ve aynı zamanda Batı’dan kaynaklanan yaptırımları önleme fırsatını beraberinde getirebileceği vurgulanmaktadır.
Yazar, BRICS’in bu genişlemesinin örgütü Batı için daha büyük bir tehdit haline getirmese de, Rusya ve İran gibi ülkeler üzerindeki etkisini azaltabileceğini belirtiyor. Yazıda, Gazze ve Ukrayna’daki çatışmaların göz önüne alındığında, bu genişlemenin stratejik bir öneme sahip olduğuna dikkat çekiliyor.
BRICS’in oluşturduğu Yeni Kalkınma Bankası’nın, dolardan bağımsız projeler gerçekleştirdiği ifade ediliyor. Özellikle, petrol zengini Ortadoğu ülkelerinin bu örgüte katılmasının, sermaye akışını artırabileceği ve Yeni Kalkınma Bankası’nın ulusal paralar üzerinden kredi dağıtarak ABD’den bağımsız nakit akışı yaratmaya yönelik önemli bir adım olduğu vurgulanıyor.
Mihir Sharma, Yeni Kalkınma Bankası’nın kullandığı kredilerin yüzde 25’inin ulusal paralar halinde verildiğine dikkat çekiyor. Bu durumun, örgütün liderliğini üstlenen Rusya için ABD’ye bağımlılığı azaltma çabası olarak değerlendiriliyor.
Sonuç olarak, BRICS’in genişlemesiyle birlikte örgütün uluslararası finansal sistemdeki konumunun güçleneceği ve dolara bağımlılığın azalabileceği öne çıkıyor. Bu durum, özellikle Batı kaynaklı yaptırımlara karşı daha dirençli bir pozisyon alınmasına olanak tanıyabilir.
